Hepimizin hayatta kendine göre bir amacı var. Ya da en azından bizler öyle düşünüyoruz. Peki bu seçtiğimiz amaçlar bizi yaşama ne kadar bağlıyor ?
Psychological Science adlı dergide yayınlanan ve yaklaşık 14 yıl süren bir araştırma gösteriyor ki, insanlar hayatta belirli bir amaç benimser ve onun sayesinde iyimserlik içinde olursa yaşam süresi de uzayabiliyor.
Bu konuda geçmiş dönemlerde yapılan araştırmalar ışığında Patrick Hill ve meslektaşı Nicholas Turiano, 6.000 katılımcı üzerinde verileri inceledi. Katılımcıların kendileri tarafından beyan edilmiş hayatlarının amaçları üzerine odaklandı. Örneğin katılımcılardan birinin “Bazı insanlar hayatları boyunca amaçsızca gezip dolaşırlar fakat ben onlardan biri değilim” demesi gibi. Ayrıca onların diğerleriyle olumlu ilişkileri ve onların olumlu ya da olumsuz duygu tecrübeleri gibi diğer psiko-sosyal değişkenlikleri de incelediler.
14 yıl süren ve deney esnasında yaşamını yitiren yüzde 9’luk kısımın ilişkilerinde genelde olumsuz ve amaç kıtlığı yaşadığını saptayan Hill konuyla ilgili olarak ‘’Burada bir çok sebebin olduğuna inanıyorum. Bir amaca yönelmiş olmak yaşlıların gençlerden daha çok korunmasına yardımcı olabilir. Örnek olarak yaşlılar, günlük işlerinin organizasyonuna kaynak olan iş yerlerinden ayrıldıktan sonra yönlenme hissine daha çok ihtiyaç duyabilir. Buna ek olarak yaşlılar gençlere göre ölüm riskiyle daha fazla karşı karşıyadırlar. Bu yüzden yaşlılar ve gençler için birbirine benzeyen uzun yaşam etkileri oldukça ilginçtir.’’ diyor.
Sonuçlar ortaya koydu ki, uzun veya kısa yaşamak için bir amacımız olmalı. Bu sayede daha çok şey başarabilir, iyi iletişim kurabilir, başarılı ve hatırlanmaya değer bireyler haline gelebiliriz.
Herkesin bir amacı olması ve umut etmekten çekinmemesi dileğiyle…
25 Mayıs, Kaynak: http://www.bilim.org
Fotoğraf Kaynağı: http://dontgiveupworld.com